Kapitalizm üzerine

  Kapitalizm... Tüketim... İhtiyacımız olmasa bile kaoitalizm bizlere ihtiyaçlar yaratıyor. Kapitalizm kendisini pazarlamayı başarmış. Güzel de bir propaganda yapmış. En sonunda "ideal" olarak gözüken bir sisteme dönüşmüş (en azından çoğunluk için). Genel olarak kendisini kabul ettirmiş yani. Peki ya bu sistem etik ve ideal değilse?

  Mesela bizlerin mutlu olması için yeni bir ürün satın almak yeterli oluyor. Sırf bu mutluluğu yaşamak için ürün almaya bağımlı olan insanlar var -ki bazıları farkında bile değil-... Aynı şekilde reklamcılık vs... İnsanların duygularını isteklerini analiz ediyorlar, kategorileştiriyorlar. Her insana isteklerine göre reklamlar gösteriyorlar. Kişi normalde o ürünü almayacaksa bile ya da ihtiyacı yoksa bile reklamlar neticesinde alma gereksinimi duyuyor. Yani manipüle ediyorlar!

  Ve büyük patronların umurlarında olan tek şey para. "Neden bu kadar hırslılar" diye soracak olursanız cevap basit: Kim daha çok hırslı olursa o daha çok para kazanır ve büyük patron olur. Ve büyük patron olmak sistemdeki neredeyse herkesin amacıdır. Bu yüzden büyük patron olmak zor olduğu gibi büyük patron olarak kalmak da zordur. Çünkü yerinizi doldurabilecek halihazırda bir sürü insan vardır.

  Bu sistem öylesine bir sistemdir ki kendi kendisini sürekli olarak korumaktadır. Bu yüzden bu sistemi kaldırıp bir kenara koymak zor olacaktır. Sistemi vahşi hayata benzetebiliriz. Sistem var olduğu her yeri vahşi doğaya çevirmektedir. Bu doğadaki canlılarsa hayatta kalmak için mecburen sisteme uymak zorundadırlar. Eğer uymazlarsa sistem onu önemsemez ve ezer geçer. Çünkü sistemdeki canlıların çoğunu sistem hiç mi hiç düşünmez bile. Çünkü o canlıların eksikliği eforsuz bir şekilde sistemdeki diğer canlılarca çok rahat bir şekilde giderilebilir, yokluğu hissedilmez. Bu yüzden sistem kendi kendisini her an iyileştirir. Kanını sürekli bir şekilde tazeler. Bu kan sistemi daha da dirileştirir ve canlı tutar. Bu kan kendi kendisini çoğaltır, temizler ve yeniler. Ancak bu kan örgütlenip durmaya karar verip de sistemi öldürmek isterse...

  Kapitalizmde hayatta kalmak istiyorsanız para kazanmanız gerekir. Para kazandıkça mutlu hissedersiniz. Çünkü sistemdeki hayatta kalma başarınızı somutlaştırma imkanı bulmuş olursunuz. Bu başarı ne kadar büyük olursa o kadar haz duyar insan. Çünkü sistem insanı bu şekilde manipüle eder. Para kazandıkça mutlu hissetmenizi ve daha da çok çalışıp kazanmanız için hırslı olmanızı size empoze eder. Satın alınacak her şey bir çeşit empoze etme yoludur. Çünkü bu ürünler sizi daha da hırslandırır. Sistem kendi canlılığını bu şekilde korur. Ayrıca somut başarısı daha da somut hale gelir bir ürün alındığı zaman. Bir yandan da ürün almak mutlu ettiği için harcama yapmaya bayılırlar sistemdekiler. Bu harcamaları sürdürmek için -büyük çoğunluk- sistemdekilerin çalışmaya devam etmesi gerekmektedir. Çalışmaya devam etmeye mecburiyeti olmayanlar ise güç hırsına kapılmışlardır. Satılan ürünü imal edenler daha çok para kazanıp büyük patron olmaya çalışırlar. Bu yüzden daha çok ürün üretip daha çok insana ulaşmaya çalışırlar ve ürünlerin sayısı ihtiyacımız olandan da çok olur. Para kazanan kişi için alınacak tonlarca ürün vardır. Ve bu hırsını körükler. Bu, bu şekilde bir döngüdedir. Sistemin döngüsü budur.

  Bu yayılımı sürdürürken "manipülasyon ve propaganda" gibi yöntemlere başvurur ve iyice vahşileşirler. Çünkü bu yöntemlere başvuran patronlar, büyük patron olabilme yarışında öne geçerler. Bu yüzden bu tarz hilelerin kullanılması kaçınılmazdır.

  Sistemin bir diğer bahsetmek istediğim özelliği ise şudur: Sistem herkesle herkes arasına çok vahşi bir rekabet yerleştirmiştir. Sistemdeki büyük patronlar; akla gelebilecek her türlü hileyi (manipülasyon, propaganda, kişisel verilerin ihlali...) kullanıp en ufak avantajı bile kullanırlar. Ve bu tarz kişiler böylesine bir vahşilikte her zaman olacaktır. X patronu olmaz Y patronu olur... Bahsettiğim rekabet hilelerinde her türlü şey düşünülür. Ve bu hilelerin kullanımı akıl almaz hızlarda bir büyümeyle kullanılmaya başlar. Tıpkı "üstel büyüme" gibi.

  Bu sistem insanlar için ideal olamaz. Çünkü hırs rekabet gibi durumlar insanı olumsuz etkiler. Ayrıca kullanılan hileler... Bir sürü aldatmaca... Etik değildir bana göre bu. Ve bu hileler de insanı olumsuz etkiler. Bu yüzden kapitalizm İDEAL SİSTEM OLAMAZ!!!
 
  Evet bu kadardı yazım, bu yazımı pek sevemedim ama yine de dursun burada. Kapitalizm üzerine ilk defa düşündüm bu yazıyı yazarken. Ve ne kadar nefret edilesi bir sistem olduğunun farkına vardım. Yeni sistem üzerine olan çalışmam devam ediyor. İdealleri yaratmaya kararlıyım. Esenlikler...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ufak bir durum güncellemesi

13.03.2024 Genel durum değerlendirmesi ve güncelleme

Ütopya