Ufak bir deşarj olma yazısı ve Aristoteles'in dersleri yürüyerek vermesi üzerine

   Öncelikler esenlikler diliyorum. Umarım iyisinizdir. Aklımda iki konu var yazmak için, birisi düşünce boyutunda bir konu, diğeri duygusal... Cidden bazı insanlar nasıl bu kadar "kötü" olabiliyor anlamlandıramıyorum. Yazılarımda pek küfür vs. kullanmam ama cidden s*keyim parasını ya, özellikler bazı yöneticilerin doymak bilmez para arzusunu anlamıyorum. Zaten akıl almaz derecede vergi veriyoruz her şeye, insanlar yaşamayı geç sadece hayatta kalmak için çabalıyor. İçiniz nasıl rahat edebiliyor? O kadar fazla para ile ne yapacaksınız? Bir ekranda falan sahip olduğunuz değer arttıkça zevk falan mı alıyorsunuz da yapıyorsunuz bunu? Haksızlık ama bu... Tonla insanın emeğini haksız bir şekilde kullanıyorsunuz, o insanlara zulmü reva görüyorsunuz, hatta bununla kalmayıp bir de ses çıkartanlara zulmediyorsunuz. Bir de utanmadan çıkıp onlardan "gasp" ederek edindiğiniz servetlerle "görgüsüz" davranışlarda bulunuyorsunuz. Son yazımda "tiksinç" bulduğum insan tipinden bahsetmiştim, bu da bir diğer iğrendiğim insan tipi. Ya cidden değmez ya, harbi sikeyim paranızı da boş amaçlarınızı da. Ulan koskoca ülkenin içine ettiniz be, Mezopotamya'dan beri insanlar burada tarım yaptı, fazlasıyla verimli topraklardan yararlandılar. Bok gibi politikalarla o kadar kötü hale getirildi ki bu topraklar en temel tarım ürünü olan buğday bile ithal ediliyor. Bir de tersine Robin Hood mekanizması var. Zaten çoğunluk "açlık sınırının altında" yaşıyor. Bu insanlardan aldığınız tonla vergilerle de utanmadan çıkıp görgüsüz görgüsüz paranızla şov yapmaya çalışıyorsunuz. Yazık... Bu insanlar ne ara bu kadar yozlaştı, ne ara bu kadar acımasız oldu... İnanın söylemek istediğim çok şey var da... Tanık olduğum açık ara en büyük haksızlık bu: Bir yandan fakir insanlardan tonla para alınıp, o insanları çok kötü koşullara sürükleyip; diğer yandan o insanların paralarını, haksız şekilde "gasp" eden kişilerin kendilerini büyük görmesi. Sikeyim paranızı


  Her neyse dostlar, kusura bakmayın, birazcık içimi dökmek istedim. Şimdi Aristoteles'in bana göre neden dersleri yürüyerek verdiğine değineceğim. Normalde bu iki yazıyı ayrı ayrı paylaşabilirdim evet. Ancak ikisi de muhtemelen kısa kısa olacağından birlikte paylaşmak istedim.Her neyse gelelim konumuza.

  Muhtemelen şu durumu yaşamışsınızdır: Duştayken aklınıza çok yaratıcı düşüncelerin gelmesi. Ya da öylesine yürürken... Şimdi dostlar bu durumla ilgili bir video izlemiştim. Sanırım Barış Özcan'ın bir videosuydu. Orada bu durumun bilimsel açıklamasını vs. bulabilirsiniz. Burada bilimselden ziyade "bence" açıklaması yapacağım. Bence bu biraz şundan kaynaklanıyor: Bizim "kas hafızası" dediğimiz bir özelliğimiz var. Bu özelliğimiz sayesinde mesela bir şeyi yeterince çok tekrarladıysak, bir sonraki tekrarlayışımızda beynimiz o şeyi yapmak üzerine çok az efor sarf ediyor, kaslarımız "alıştıkları" şekilde o şeyi bir nevi otomatikman yapıyor. Bununla alakalı en güzel örnek sanırım gitar çalmaktır. Gitarda yeni bir şarkı öğrenirken ilk başta bayağı bir odaklanmanız gerekir, yavaş yavaş ve sürekli o şarkının çalınış biçimini tekrarlarsınız. Sonrasında ise bunu yeterince çok yapmışsanız; hiç odaklanmadan bile çalmak istediğiniz şeyi çalabilirsiniz.

  Böyle bir durum geçerli olduğunda bence şunlar oluyor: Vücudumuz zaten kas hafızası sayesinde beyne çok da ihtiyaç duymadan o hareketi yapıyor. Beyin de bu sırada boş kaldığı için düşünüyor. Tıpkı şunun gibi: Sürekli meşgul olan bir işçinin felsefe yapmak için düşünmeye vakit bulamayıp; çok fazla boş zamanı olan birisinin felsefe yapmaya daha yatkın olması. Yani demem o ki beyni boş bırakınca eforu düşünmeye harcıyor. Yürümek de kas hafızamız sayesinde yaptığımız bir eylem, siz düşünüyor musunuz şu adımı şöyle atayım, hop şimdi ayağımı kaldırıp ileri doğru götüreyim vs. diye? Kas hafızamız hallederken bu detayları, beynimiz boşta kalıp düşünüyor. Ve bana göre Aristoteles de bunu bir şekilde fark etmiş, felsefe yaparken bu şekilde yapmaya karar vermiştir. Gerçi Wikipedia'da "zihin ve beden jimnastiğini aynı anda yaptırmak için" diyor ancak bu benim "inancım". Esenlikler...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ufak bir durum güncellemesi

13.03.2024 Genel durum değerlendirmesi ve güncelleme

Ütopya